Hastanemiz Organ Bağışı ve Nakli Birimi çalışanlarımız Organ Nakli Koordinatörü Uzm.Dr.Mustafa YİĞİT ve Organ Nakli Koordinatörü Hemşire Evrim TOPUZ KAYA ile yaptığımız söyleşiden,
Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında Organ Bağış Haftası nedeniyle çeşitli etkinlik düzenlenmektedir. Hastanemizde bu kapsamda Z1 kat yeşil alanda stant açılmıştır. Burada isteyen vatandaşlarımıza organ bağışı ile ilgili bilgiler vermekteyiz. Ayrıca hastanemizde Z kat yeşil alanda bulunan organ bağış birimimizde mesai saatleri içerisinde organ bağışı ile bilgilendirme yapılmakta ve isteyen kişilerden organ bağışı başvurusu alınmaktadır.
Organ bağışı kişi hayatta iken serbest iradesi ile tıbben yaşamı sona erdirdikten sonra doku ve organlarının başka hastaların tedavisi için kullanılmasına izin vermesidir. 18 yaşını doldurmuş ve akli dengesi yerinde herkes organ bağışında bulunabilmektedir.
Günümüzde organ nakli son dönem organ yetmezliği olan hastalar için son dönem hayat kurtarıcı bir tedavi yöntemidir. Ülkemizde yaklaşık 30 000 hasta organ nakli için bekleme listesindedir. Her yıl yaklaşık 5-6 bin hasta listeye eklenirken maalesef yine her yıl 3-4 bin hastamızda bekleme listesindeyken kaybetmekteyiz. Ülkemiz için en büyük problem organ nakli için yeterli organ bulunamamasıdır.
Bir kişiden organ nakli yapılabilmesi için mutlaka beyin ölümünün gerçekleşmesi gerekmektedir. Beyin ölümü tanısı yoğun bakımda yatmakta olan hastaya çok ayrıntılı tetkik ve testlerden sonra uzman hekimler tarafından beyin fonksiyonlarının tamamen ve geri dönüşümsüz olarak kaybı sonucunda koyulmaktadır. Beyin ölümü teşhisi konulmayan hastadan organ alınamaz. Ayrıca ülkemizde uygulanan mevzuata göre beyin ölümü gerçekleşmiş kişiden organ alınabilmesi için aile izninin de olması gerekmektedir. Organların alınması işlemi ameliyathane koşullarında ve son derece özenli şekilde yapılmaktadır.
Organ nakli canlı kişilerden [akrabalardan] ya da beyin ölümü gerçekleşmiş kadavradan yapılmaktadır. Ülkemiz organ nakli konusunda son derece gelişmiş imkanlara sahiptir. Yeterli organ bulunamamasında özellikle beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerde aile izin oranları son derece düşüktür. Bu yüzden organ bağışı konusunda toplumun doğru bilgilendirilmesi ve konunun devamlı gündemde tutulması önemlidir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu 1980 yılında organ naklinin caiz olduğunu bildiren bir karar yayınlanmıştır. Sonuç olarak ülkemizde gerçekleştirilen başarılı organ nakillerine karşın bağışlanan organ sayısının son derece yetersiz olması nedeniyle nakil yoluyla sağlığına kavuşabilecek çok sayıda hasta hayatını kaybetmektedir.
Unutulmamalıdır ki bağışlanmış bir organ başarılı bir nakilden sonra gerçek bir yaşam kaynağıdır.
Düşünün bizim ya da en sevdiklerimizden birisinin organ nakline ihtiyacı olsa ne yaparız? Bir gün daha bizimle kalması için neler feda edebiliriz. Yine düşünün ki bu durumda binlerce umutla bekleyen insan olduğunu. Bağışlanmış bir organ gerçek bir yaşam armağanıdır.